←Prev   Nun-Şin-Ze  Next→ 

ن ش ز
Nun-Şin-Ze
Kökün genel değeri.
kalkıp kenara çekilin, kalkın , o zaman, hemen kalkıp kenara çekilin, kalkın , geçimsizlik, ilgisizlik , onların itaatsizliklerinden, baş kaldırmalarından , onu inşa ediyoruz, birleştiriyoruz
   unshuzū   (1)

58:11
Ey iman edenler! Size, \"Meclislerde yer açın!\" dendiğinde, yer açın ki, Allah da sizin için genişlik sağlasın. \"Kalkın!\" dendiğinde de kalkın ki, Allah, içinizden inananlarla kendilerine ilim verilmiş olanların derecelerini yükseltsin. Allah, yaptıklarınızdan haberdardır.

   fa-unshuzū   (1)

58:11
Ey iman edenler! Size, \"Meclislerde yer açın!\" dendiğinde, yer açın ki, Allah da sizin için genişlik sağlasın. \"Kalkın!\" dendiğinde de kalkın ki, Allah, içinizden inananlarla kendilerine ilim verilmiş olanların derecelerini yükseltsin. Allah, yaptıklarınızdan haberdardır.

   nushūzan   (1)

4:128
Eğer bir kadın,kocasının sadakatsizliğinden,yahut kendisine sırt çevirmesinden endişe ederse aralarını bir barış girişimiyle düzeltmelerinde kendileri için bir sakınca yoktur. Ve barış hep hayırdır. Nefisler, cimrilik ve doymazlığa hazır hale getirilmiştir. Güzel davranır, sakınıp korunursanız Allah, yapmakta olduklarınızdan haberdar olacaktır.

   nushūzahunna   (1)

4:34
Erkekler; kadınları gözetip kollayıcıdırlar. Şundan ki, Allah, insanların bazılarını bazılarından üstün kılmıştır ve erkekler mallarından bol bol harcamışlardır. İyi ve temiz kadınlar saygılıdırlar; Allah'ın kendilerini koruduğu gibi, gizliliği gereken şeyi korurlar. Sadakatsizlik ve iffetsizliklerinden korktuğunuz kadınlara önce öğüt verin, sonra onları yataklarında yalnız bırakın ve nihayet onları evden çıkarın/bulundukları yerden başka yere gönderin! Bunun üzerine size saygılı davranırlarsa artık onlar aleyhine başka bir yol aramayın. Allah çok yücedir, sınırsızca büyüktür.

   nunshizuhā   (1)

2:259
Ya şu kişi gibisini görmedin mi? Çatıları çökmüş, duvarları-damları yere inmiş bir kente uğramıştı da şöyle demişti: \"Allah şurayı ölümünden sonra nasıl hayata kavuşturacak?\" Bunun üzerine Allah, o kişiyi yüz yıllık bir süre için öldürmüş, sonra diriltmişti. \"Ne kadar bekledin?\" demişti. \"Bir gün veya günün bir kısmı kadar bekledim.\" dedi. \"Hayır, dedi, aksine sen, yüz yıl kaldın. Yiyeceğine, içeceğine bak! Henüz bozulmamış. Eşeğine bak! Seni insanlara bir ibret yapalım diyedir bu. Kemiklere bak, nasıl yerli yerince düzenliyoruz onları ve sonra et giydiriyoruz onlara.\" İş kendisi için açıklık kazanınca şöyle dedi o: \"Allah'ın her şeye kadir olduğunu biliyorum.\

Teşekkür ederim:
IslamAwakened
bu kök sayfaları mümkün kılan herkese teşekkür etmek istiyor.
Çalışmadan formüle etmek için ilham aldık...