←Prev   Cim-He-Ra  Next→ 

ج ه ر
Cim-He-Ra
Kökün genel değeri.
açıklayın, cehri olarak söyleyin , açıkça, açık olarak , sesli (açıkça) , çok yükselt, çok belli et , cehren, bağırarak söyleyin , cehren, açıkça , alenen, açıkça (cehren) söyleyen , açıkça , cehren, bağırarak gibi , ve açık olarak , ve açıkladığınızı
   ij'harū   (1)

67:13
Sözünüzü ister gizleyin ister onu açıklayın; şu bir gerçek ki O, göğüslerin özünü çok iyi bilir.

   l-jahra   (3)

4:148
Allah çirkin sözün açıklanmasını sevmez.Zulme uğratılan kişi müstesna. Allah Semî'dir, Alîm'dir.

87:7
Allah'ın dilediği müstesna. O, açıklananı da gizleneni de bilir.

21:110
Kuşkusuz O, sözün açığa vurulanını da bilir; saklamakta olduklarımızı da bilir.

   l-jahri   (1)

7:205
Rabbini, öz benliğinin içinde yalvarıp ürpererek, bağırtılı olmayan bir sesle sabah-akşam zikret. Sakın gafillerden olma!

   tajhar   (2)

17:110
De ki: \"İster Allah diye yakarın, ister Rahman diye yakarın. Hangisiyle yakarırsanız yakarın, en güzel isimler/Esmâül Hüsna O'nundur. Namazında/duanda sesini yükseltme, kısma da. İkisi ortası bir yol tut.\

20:7
Sen bu sözü açıkça duyuracaksan da O, gizliyi de bilir, gizliden daha gizliyi de...

   tajharū   (1)

49:2
Ey iman edenler! Seslerinizi o Peygamber'in sesinin üstüne yükseltmeyin! Kiminizin kiminize bağırarak konuştuğu gibi, onun huzurunda sözü yükseltmeyin! Yoksa siz hiç farkında olmadan amelleriniz eriyip gider.

   jihāran   (1)

71:8
\"Sonra onları daha açık bir biçimde çağırdım.\

   jahara   (1)

13:10
Sizden, sözü saklayan da açıklayan da geceye sığınıp gizlenen de gündüz yol alan da onun için birdir.

   jahratan   (2)

2:55
Siz şunu da söylemiştiniz: \"Ey Mûsa! Biz, Allah'ı apaçık görmedikçe sana asla inanmayacağız.\" Bunun üzerine sizi yıldırım çarpmıştı. Ve siz bakıp duruyordunuz.

4:153
Ehlikitap, senden kendilerine gökten bir kitap indirmeni istiyor. Zaten onlar Mûsa'dan da bundan daha büyüğünü istemişlerdi. Demişlerdi ki: \"Allah'ı bize açıktan göster.\" Bunun üzerine zulümlerinden ötürü kendilerini yıldırım çarpmıştı. Sonra kendilerine açık-seçik kanıtların gelişi ardından buzağıya taptılar. Biz onların bu günahını da affettik. Biz Mûsa'ya apaçık bir kanıt/bir hükmetme gücü verdik.

6:47
Şunu da söyle: \"Düşünün bakalım; Allah'ın azabı size ansızın, açıktan geliverse, zalimler topluluğundan başkası mı helâk edilecek?\

   kajahri   (1)

49:2
Ey iman edenler! Seslerinizi o Peygamber'in sesinin üstüne yükseltmeyin! Kiminizin kiminize bağırarak konuştuğu gibi, onun huzurunda sözü yükseltmeyin! Yoksa siz hiç farkında olmadan amelleriniz eriyip gider.

   wajahran   (1)

16:75
Allah şöyle bir örnekleme yaptı: Hiçbir şeye gücü yetmeyen, başkasının eşyası durumunda bir kul/köle ile bizden bir güzel rızıkla rızıklandırdığımız ve ondan gizli-açık dağıtan bir kişi. Bunlar aynı olur mu?! Bütün övgüler Allah'adır ama onların çokları bilmiyorlar.

   wajahrakum   (1)

6:3
O, göklerde de Allah'tır, yerde de. O, sizin iç dünyanızı da bilir, açığa vurduklarınızı da. Neler kazanmakta olduğunuzu da bilir O!

Teşekkür ederim:
IslamAwakened
bu kök sayfaları mümkün kılan herkese teşekkür etmek istiyor.
Çalışmadan formüle etmek için ilham aldık...