←Prev   Sin-Ha-Ra  Next→ 

س ح ر
Sin-Ha-Ra
Kökün genel değeri.
bir sihir mi , fakat, öyleyse, yoksa, sihir, büyü (mi, mı) , sihirbaz, sihir yapan , sihir yapanlar (sihirbazlar) , sihir, büyü , sihir iledir, sihirdir , sihir(den) , sihirbazlar , sihirbazlar , büyülenmiş kimseler, büyülenenler , seher vakitlerinde , seher vakti , bir sihir (büyü) ile , sihrin ile , (onun) sihri ile , sihirleri ile (ikisinin sihri) , aldatılıyorsunuz, büyüleniyorsunuz , büyücü, sihirbaz , sihirbaz, sihir yapan , sihir yapanlar, sihirbazlar , bir sihir , iki büyü, iki sihir , onların sihirlerin(den), (dolayı) , sihirlediler, büyülediler , bizi büyülemek (sihir yapmak) için , gerçekten bir sihirbazdır (sihir yapandır) , elbette iki sihirbaz , mutlaka bir sihirdir , büyülenmiş , büyülenmiş, sihir yapılmış , ve seher vakitleri (seher vakitlerinde)
   asiḥ'run   (1)

10:77
Mûsa dedi ki: \"Gerçek size ulaştığında böyle mi konuşuyorsunuz? Büyü müdür bu? Büyücülerin kurtuluşu yoktur.\

   afasiḥ'run   (1)

52:15
\"Bu da mı büyü?! Yoksa siz mi görmüyordunuz?\

   l-sāḥiru   (2)

43:49
Dediler ki: \"Ey büyücü! Sana verdiği söz aşkına, Rabbine bizim için bir yakarıver; biz artık doğru yola gireceğiz.\

20:69
\"Sağ elindekini yere bırak! Onların, sanayi olarak ortaya çıkardıklarını yalayıp yutsun. Onların sanayi olarak ürettikleri sadece bir büyücünün hilesidir. Büyücü ise nereye gitse iflah etmez.\

   l-sāḥirūna   (1)

10:77
Mûsa dedi ki: \"Gerçek size ulaştığında böyle mi konuşuyorsunuz? Büyü müdür bu? Büyücülerin kurtuluşu yoktur.\

   l-siḥ'ra   (2)

2:102
Süleyman'ın mülk ve saltanatı konusunda onlar, şeytanların okuyup durduklarına uydular. Halbuki Süleyman küfre sapmamıştı. Ancak şeytanlar küfre sapmıştı; insanlara büyüyü öğretiyorlardı. Ve Babil'de Hârût ve Mârût adlı iki melek/iki melik üzerine indirileni öğretiyorlardı. Oysaki o iki melek, \"Biz bir imtihan aracıyız, sakın küfre sapma!\" demedikçe hiç kimseye bir şey öğretmiyorlardı. İnsanlar onlardan erkekle eşinin arasını açacakları şeyi öğreniyorlardı. Ne var ki, onlar onunla Allah'ın izni olmadıkça hiç kimseye zarar veremezler. Onlar kendilerine zarar vereni, yarar vermeyeni öğreniyorlardı. Yemin olsun ki, onu satın alanın âhirette hiçbir nasibi olmayacağını açıkça bilmişlerdir. Öz benliklerini sattıkları şey ne kötüdür! Bir bilebilselerdi!

20:71
Firavun dedi: \"Ben izin vermeden ona inandınız öyle mi? O size, büyüyü öğreten büyüğünüzdür. Yemin olsun, ellerinizi, ayaklarınızı çaprazlama keseceğim ve yemin olsun sizi hurma ağaçlarına asacağım. O zaman iyice bileceksiniz, hangimizin azabı daha şiddetli ve sürekli.\

26:49
Firavun haykırdı: \"Ben size izin vermeden ona inandınız ha! Anlaşıldı, o sizin hepinize sihirbazlığı öğreten büyüğünüz. Yakında bileceksiniz. Yemin olsun, ellerinizi, ayaklarınızı çaprazlamasına keseceğim ve yemin olsun sizi toptan asacağım.\

21:3
Kalpleri hep oyun ve oyalanmada. O zulüm sergileyenler, şu yolda bir fısıldaşmayı iyice koyulaştırdılar: \"Bu adam, sizin gibi bir insandan başkası değil. Gözünüz baka baka büyüye mi gidiyorsunuz!\

   l-siḥ'ru   (1)

10:81
Onlar hünerlerini ortaya koyunca Mûsa dedi ki: \"Sergilediğiniz şey büyüdür. Allah onu mutlaka hükümsüz kılacaktır. Çünkü Allah, bozguncuların işini düzgün yürütmez.\

   l-siḥ'ri   (1)

20:73
\"Biz Rabbimize inandık ki, günahlarımızı ve senin bizi zorladığın büyüyü affetsin. Allah daha hayırlı, daha süreklidir.\

   l-saḥarata   (1)

26:40
\"Sanıyoruz ki, büyücülere uyacağız, eğer galip gelirlerse.\

   l-saḥaratu   (1)

7:113
Büyücüler Firavun'a gelip dediler ki: \"Eğer galip gelen biz olursak bize iyi bir ödül var mı?\

7:120
Ve büyücüler secdeye kapandılar.

10:80
Büyücüler gelince, Mûsa onlara şöyle dedi: \"Ortaya koyma gücünde olduğunuz şeyleri sergileyin.\

20:70
Bunun üzerine büyücüler secdelere kapanıp şöyle seslendiler: \"Hârun'un ve Mûsa'nın Rabbine inandık!\

26:38
Nihayet büyücüler belirlenen bir günün, belirlenen bir vaktinde bir araya getirildi.

26:41
Büyücüler geldiklerinde, Firavun'a dediler ki: \"Eğer biz galip gelirsek bize gerçekten ödül var, değil mi?\

26:46
Bunun üzerine büyücüler, secdelere kapandılar.

   l-musaḥarīna   (1)

26:153
Dediler: \"Sen, adamakıllı büyülenmişsin.\

26:185
Dediler: \"Sen fena halde büyülenmişsin.\

   bil-asḥāri   (1)

3:17
Kullar ki, sabredenlerdir, özü-sözü doğru olanlardır, ilahî huzurda duranlardır, nimet ve imkânlardan başkalarını yararlandıranlardır; seherlerde, bağışlanmak için yakaranlardır.

   bisaḥarin   (1)

54:34
Biz de üzerlerine çakıl taşları fırlatan bir rüzgâr gönderdik. Sadece Lût'un ailesini, seher vakti kurtarmıştık,

   bisiḥ'rin   (2)

20:58
\"Seninki gibi bir büyü, biz de mutlaka sana getireceğiz. Seninle bizim aramızda öyle bir buluşma yeri ve zamanı belirle ki, ne biz cayalım ne de sen. Herkese uygun bir yer olsun.\

7:116
\"Siz sergileyin.\" dedi. Hünerlerini ortaya atınca, halkın gözlerini büyülediler, onları dehşete düşürdüler. Çok büyük bir büyü sergilediler.

   bisiḥ'rika   (1)

20:57
Şöyle dedi: \"Büyünle bizi, toprağımızdan çıkarasın diye mi geldin, ey Mûsa!\

   bisiḥ'rihi   (1)

26:35
Büyüsüyle sizi toprağınızdan çıkarmak istiyor. Ne diyorsunuz?\

   bisiḥ'rihimā   (1)

20:63
Dediler ki: \"Şunlar, iki büyücüden başka birşey değillerdir. Büyüleriyle sizi toprağınızdan çıkarmak ve sizin örnek yolunuzu silip yok etmek istiyorlar.\

   tus'ḥarūna   (1)

23:89
\"Allah'tır!\" diyecekler. De ki: \"Nasıl oluyor da büyüleniyorsunuz?\

   sāḥirun   (2)

38:4
Kendi içlerinden kendilerine bir uyarıcı geldi diye şaşıp kaldılar. Ve şöyle dedi bu nankörler: \"Bu adam yalanlar düzen bir büyücü...\

51:39
O tüm gücüyle/tüm seçkin adamlarıyla birlikte yüz çevirdi ve şöyle dedi: \"Bir büyücü yahut mecnun.\

51:52
İşte böyle! Onlardan önce herhangi bir resul geldiğinde, mutlaka şöyle dediler: \"Ya büyücüdür ya deli.\

40:24
Firavun'a, Hâmân'a ve Karun'a göndermiştik de onlar şöyle demişlerdi: \"Tam yalancı bir sihirbazdır bu!\

   sāḥirin   (2)

20:69
\"Sağ elindekini yere bırak! Onların, sanayi olarak ortaya çıkardıklarını yalayıp yutsun. Onların sanayi olarak ürettikleri sadece bir büyücünün hilesidir. Büyücü ise nereye gitse iflah etmez.\

7:112
\"Her bilgin büyücüyü sana getirsinler.\

10:79
Firavun seslendi: \"Tüm bilgin büyücüleri huzuruma getirin!\

   saḥḥārin   (1)

26:37
Ki, tüm bilgili büyücüleri huzuruna getirsinler.\

   siḥ'run   (4)

74:24
Şöyle dedi: \"Bu, rivayet edilerek gelen bir büyüden başka şey değil.\

37:15
Şöyle dediler: \"Bu, apaçık bir büyüden başka şey değildir.\

5:110
Hani, Allah şöyle demişti: \"Ey Meryem'in oğlu İsa! Senin ve annenin üzerindeki nimetimi hatırla. Seni Ruhulkudüs'le desteklemiştim, beşikte iken ve erginlik çağında insanlarla konuşuyordun. Sana Kitap'ı, hikmeti, Tevrat'ı, İncil'i öğretmiştim. Benim iznimle çamurdan kuş görünümünde bir şey yaratıyor, içine üflüyordun da o benim iznimle kuş oluyordu. Doğuştan körü, abraşı benim iznimle iyileştiriyordun. Benim iznimle ölüleri çıkarıyordun. İsrailoğullarını senden uzak tutmuştum. Hani, sen onlara açık-seçik ayetleri getirdiğinde, küfre sapanları şöyle deyivermişti: \"Açık bir büyüden başka bir şey değil bu.\

6:7
Eğer biz sana parşömen üzerine yazılı bir kitap göndermiş olsaydık, onlar da ona elleriyle dokunmuş olsalardı, o küfre batmışlar, hiç kuşkusuz şöyle deyivereceklerdi: \"Bu, apaçık bir büyüden başka şey değildir.\

43:30
Ne var ki, hak kendilerine geldiğinde şöyle dediler: \"Bu bir büyü, biz bunu inkâr ediyoruz!\

11:7
O, odur ki, gökleri ve yeri altı günde yaratmıştır. O'nun arşı da su üzerinde idi. Böyle yapması, iş ve davranış yönünden hanginizin daha güzel olduğunu belirlemek için sizi denemeye yöneliktir. Sen, \"Kuşkusuz, sizler ölümden sonra diriltileceksiniz!\" dediğinde, küfre batanlar hemen ve kesinlikle şöyle derler: \"Bu apaçık bir büyüden başka şey değildir.\

61:6
Meryem oğlu İsa'nın da şöyle dediğini hatırla: \"Ey İsrailoğulları! Ben size Allah'ın elçisiyim. Benden önce Tevrat'ı doğrulayıcı ve benden sonra gelecek Ahmet adında bir elçiyi müjdeleyici olarak gönderildim.\" Fakat İsa'nın müjdelediği elçi onlara apaçık deliller getirdiğinde: \"Bu, katıksız bir büyüdür!\" dediler.

46:7
Herşeyi ayan-beyan gösteren ayetlerimiz onlara okunduğunda, kendilerine gelmiş olan hakkı inkâr edenler şöyle derler: \"Açık bir büyüdür bu!\

27:13
İşte bu şekilde ayetlerimiz göz ve gönül açar bir biçimde onlara geldiğinde şunu deyiverdiler: \"Açık bir büyüdür bu...\

28:36
Bunun ardından Musa onlara açık-seçik ayetlerimizi getirdiğinde onlar şöyle dediler: \"Uydurulmuş bir büyüden başkası değil bu. İlk atalarımız arasında bunu hiç duymadık.\

34:43
Ayetlerimiz açık-seçik kanıtlar halinde karşılarında okununca şöyle derler: \"Bu adam, atalarınızın kulluk/ibadet etmekte olduklarından sizi vazgeçirmek isteyen biriden başkası değil.\" Şunu da söylerler: \"Bu, düzenlenmş bir yalandan/iftiradan başka şey değildir.\" Hakkı inkâr edenler, o kendilerine geldiğinde şöyle demişlerdir: \"Açık bir büyüden başka şey değil bu!\

54:2
Bir ayet-alâmet görseler yüz çeviriyorlar ve şöyle diyorlar: \"Sürüp giden bir büyüdür bu!\

   siḥ'rāni   (1)

28:48
Fakat hak, katımızdan kendilerine geldiğinde şöyle dediler: \"Mûsa'ya verilenin aynısı buna da verilseydi ya!\" Bunlar daha önce Mûsa'ya verileni inkâr etmemişler miydi? Şöyle demişlerdi: \"Birbirini destekleyen iki büyü/sırt sırta iki büyücü.\" Ve dediler: \"Biz bunların ikisine de inanmıyoruz.\

   siḥ'rihim   (1)

20:66
Mûsa dedi: \"Hayır, siz atın!\" Bir de ne görsün! Onların ipleri, sopaları, yaptıkları büyüler yüzünden, kendisine gerçekten koşuyorlarmış hayalini verdi.

   saḥarū   (1)

7:116
\"Siz sergileyin.\" dedi. Hünerlerini ortaya atınca, halkın gözlerini büyülediler, onları dehşete düşürdüler. Çok büyük bir büyü sergilediler.

   litasḥaranā   (1)

7:132
Şunu da söylediler: \"Bizi büyülemek için, bize istediğin kadar ayet getir. Sana inanmayacağız.\

   lasāḥirun   (1)

7:109
Firavun toplumunun kodamanları şöyle konuştular: \"Bu adam gerçekten çok bilgili bir büyücü.\

26:34
Firavun, çevresindeki kodamanlar konseyine şöyle dedi: \"Bu adam gerçekten bilgin bir büyücü;

10:2
\"İnsanları uyar, iman edenlere de kendileri için Allah katında yüksek bir doğruluk derecesi bulunduğunu müjdele\" diye içlerinden bir er kişiye vahiy göndermemiz, insanlara şaşırtıcı mı geldi? Küfre batanlar: \"Bu adam açık bir büyücüdür.\" dediler.

   lasāḥirāni   (1)

20:63
Dediler ki: \"Şunlar, iki büyücüden başka birşey değillerdir. Büyüleriyle sizi toprağınızdan çıkarmak ve sizin örnek yolunuzu silip yok etmek istiyorlar.\

   lasiḥ'run   (1)

10:76
Gerçek, katımızdan onlara geldiğinde şöyle demişlerdi: \"Hiç kuşkusuz, bu, apaçık bir büyüdür.\

   masḥūran   (2)

17:47
Onların seni dinlerken, neye kulak verdiklerini biz daha iyi biliriz. Aralarında fısıldaşırlarken de şöyle konuşur o zalimler: \"Büyülenmiş bir adamdan başkasının ardı sıra gitmiyorsunuz!\

17:101
Yemin olsun, biz, Mûsa'ya açık-seçik dokuz mucize verdik. İsrailoğullarına sor: Hani, Mûsa onlara geldiğinde Firavun ona şöyle demişti: \"Ben senin kesinlikle büyülendiğini düşünüyorum, ey Mûsa!\

25:8
\"Yahut ona bir hazine gönderilmeli, yahut ürününden yediği bir bahçesi olmalı değil miydi?\" O zalimler şunu da söylediler: \"Sizler büyülenmiş bir adamdan başkasının ardı sıra gitmiyorsunuz.\

   masḥūrūna   (1)

15:15
Kesinlikle şöyle diyeceklerdi: \"Bizim gözlerimiz döndürüldü, bakışlarımız sarhoş edildi. Belki de biz büyüye çarptırılmış bir toplumuz.\

   wabil-asḥāri   (1)

51:18
Seher vakitlerinde af dilemekteydi onlar.

Teşekkür ederim:
IslamAwakened
bu kök sayfaları mümkün kılan herkese teşekkür etmek istiyor.
Çalışmadan formüle etmek için ilham aldık...