←Prev   Be-Kaf-Ye  Next→ 

ب ق ى
Be-Kaf-Ye
Kökün genel değeri.
bâki kıldı, bağışladı, geride kalanlar, kalanlar, bakîdir, kalıcıdır, tükenmez, bâki, kalıcı olarak, kalıcı, bakiye, geride kalan, bakiye, arta kalan, sona kalan, geriye kalan, bakiye sahipleri, bakiyesi (ticaretin bıraktığı kâr, helâl kazanç), bakiye bırakır, ve daha uzun süreli, daha kalıcı olan, bâki olan, ve bâki olan, kalıcı olan, ve bakiye, kalanlar, ve bâki kalacaktır, bâkidir
   abqā   (1)

53:51
Semûd'u da. Böylece geriye bir şey bırakmadı.

   l-bāqīna   (2)

37:77
Onun zürriyetini, evet onları kalıcılar yaptık.

26:120
Sonra dışta kalanları boğduk.

   bāqin   (1)

16:96
Sizin yanınızdaki tükenir ama Allah'ın yanındaki sonsuza dek kalıcıdır. Sabredenlere ödüllerini biz, işleyip ürettiklerinin en güzeliyle mutlaka vereceğiz.

   bāqiyatan   (1)

43:28
O, sözünü, kendinden sonra yaşayacak bir mesaj yaptı ki, insanlar hakka dönebilsinler.

   bāqiyatin   (1)

69:8
Onlardan geri kalan bir şey görüyor musun?

   baqiya   (1)

2:278
Ey iman sahipleri, Allah'tan korkun. Ve eğer inanıyorsanız ribadan geri kalanı bırakın.

   baqiyyatin   (1)

11:116
Sizden önceki kuşakların söz ve eser sahibi olanları, yeryüzünde bozgunculuktan alıkoymalı değiller miydi? Ama içlerinden kurtarmış olduklarımızın az bir kısmı dışında hiçbiri bunu yapmadı. Zulme sapanlar ise içine gömüldükleri servet şımarıklığının ardına düşüp suçlular haline geldiler.

   baqiyyatu   (1)

11:86
\"Eğer inananlar iseniz, Allah'ın bıraktığı kâr sizin için daha hayırlıdır. Ben sizin üzerinizde bir bekçi değilim.\

   tub'qī   (1)

74:28
Ortada bir şey bırakmaz, hiçbir şeyi görmezlik etmez o.

   wa-abqā   (3)

42:36
Size verilen şeyler, şu iğreti hayatın nimetidir. İnanıp Rablerine tevekkül edenler için Allah katında bulunan ise daha hayırlı, daha kalıcıdır.

20:131
Onlardan bazı çiftlere, kendilerini imtihan etmek için iğreti hayatın süsü olarak verdiğimiz nimetlere gözlerini dikme! Rabbinin rızkı hem daha hayırlı hem daha süreklidir.

87:17
Oysaki sonraki hayat daha mutlu, daha kalıcıdır.

28:60
Nasiplendirildiğiniz şeyler şu iğreti hayatın yararından ve süsünden ibarettir. Allah'ın katındaki ise daha hayırlı ve daha süreklidir. Hâlâ aklınızı işletmeyecek misiniz?

20:71
Firavun dedi: \"Ben izin vermeden ona inandınız öyle mi? O size, büyüyü öğreten büyüğünüzdür. Yemin olsun, ellerinizi, ayaklarınızı çaprazlama keseceğim ve yemin olsun sizi hurma ağaçlarına asacağım. O zaman iyice bileceksiniz, hangimizin azabı daha şiddetli ve sürekli.\

20:73
\"Biz Rabbimize inandık ki, günahlarımızı ve senin bizi zorladığın büyüyü affetsin. Allah daha hayırlı, daha süreklidir.\

20:127
İsraf eden/haddi aşan ve Rabbinin ayetlerine inanmayan kimseleri biz böyle cezalandırırız. Ve âhiretin azabı çok daha şiddetli, çok daha kalıcıdır.

   wal-bāqiyātu   (2)

19:76
Allah, doğru yolda olanların hidayetini artırır. Barışa ve hayra yönelik kalıcı işler, Rabbin katında sevapça daha üstün, sonuç bakımından daha hayırlıdır.

18:46
Mal ve oğullar, şu iğreti dünya hayatının süsüdür. Barışa ve hayra yönelik kalıcı eylemlerse, Rabbin katında sevapça da üstündür, beklenti bakımından da.

   wabaqiyyatun   (1)

2:248
Nebileri onlara şöyle söyledi: \"Onun mülk ve saltanatının belirtisi o Tabut'un size gelmesidir. Onun içinde Rabbinizden bir huzur, Hârun hanedanının, Mûsa hanedanının bıraktığından bir kalıntı vardır. Onu melekler taşır. Eğer iman sahipleri iseniz, bunda sizin için elbette bir ibret vardır.\

   wayabqā   (1)

55:27
Sadece o bağış ve celal sahibi Rabbinin yüzü kalacaktır.

Teşekkür ederim:
IslamAwakened
bu kök sayfaları mümkün kılan herkese teşekkür etmek istiyor.
Çalışmadan formüle etmek için ilham aldık...