←Prev   Mim-Lam-Vav  Next→ 

م ل و
Mim-Lam-Vav
Kökün genel değeri.
mühlet verdim , imlâ ettirilen, okunan , o zaman, fakat ben mühlet (süre) verdim , uzun müddet , mühlet veririz, mühlet veriyoruz , ve uzun (kötü) emellere yöneltti , ve uzatırım, mühlet veriyorum
   amlaytu   (1)

22:48
Nice kent/medeniyet var ki, zulme saptığı halde, ona süre tanıdım. Ama sonra kendisini yakalayıverdim. Dönüş yalnız banadır.

   tum'lā   (1)

25:5
Dediler ki: \"Öncekilerin masallarıdır bu. Birilerine yazdırdı onu. O ona sabah-akşam birileri tarafından yazdırılıyor.\

   fa-amlaytu   (2)

22:44
Medyen halkı da. Mûsa da yalanlanmıştı da ben, inkârcılara biraz süre vermiş sonra hepsini yakalamıştım. Nasılmış benim azabım!

13:32
Yemin olsun, senden önceki resullerle de alay edildi. İnkâr edenlere biraz süre verdim ama sonunda hepsini yakaladım. Gördüler nasılmış azap!

   maliyyan   (1)

19:46
Babası dedi: \"Sen benim ilahlarımdan yüz mü çeviriyorsun ey İbrahim! Eğer bu işe son vermezsen, vallahi seni taşlarım! Uzun bir süre uzak kal benden!\

   num'lī   (1)

3:178
Küfre sapanlar, onlara süre tanımamızın kendileri için hayırlı olduğunu asla düşünmesinler. Onlara, biraz daha günah işlesinler diye süre veriyoruz. Yere geçirecek bir azap var onlar için.

3:178
Küfre sapanlar, onlara süre tanımamızın kendileri için hayırlı olduğunu asla düşünmesinler. Onlara, biraz daha günah işlesinler diye süre veriyoruz. Yere geçirecek bir azap var onlar için.

   wa-amlā   (1)

47:25
Hidayet kendilerine açıkça belli olduktan sonra arkalarına dönenlere şeytan fit vermiş, sonu gelmez arzuların/ümitlerin ardına takmıştır onları.

   wa-um'lī   (1)

68:45
Süre tanıyorum onlara. Tuzağım gerçekten zorludur benim.

7:183
Süre tanıyorum onlara. Çünkü benim tuzağım pek yamandır.

Teşekkür ederim:
IslamAwakened
bu kök sayfaları mümkün kılan herkese teşekkür etmek istiyor.
Çalışmadan formüle etmek için ilham aldık...